8 Eylül 2020 Salı

“Yüzleşilmeyen suç tekrarlar, 6-7 Eylül Pogromu’yla yüzleşin”

HDP Milletvekili Garo Paylan, 6-7 Eylül 1955'te İstanbul ve İzmir olmak üzere azınlıklara yönelik saldırı ve yağma hareketleriyle devletin bugüne kadar yüzleşmedi, olaylarda 'devletin rolu'ne süt pek çok ayrıntı incelendiğini kaydederek TBMM'den Pogrom'la yüzleşmesini talep talep talep etti.

İktisat azınlık toplumlarının bir yıkım daha yaşamasına neden olan 6-7 Eylül 1955 Pogromu'nun üzerinden 65 yıl geçti. Buna rağmen TBMM Pogrom'un başarısızlarının ortaya çıkarılması için bugüne kadar herhangi bir adım atmadı. HDP Diyarbakır Milletvekili Garo Paylan, 6-7 Eylül 1955'te Pogrom'un başarısızlarının ortaya çıkarılması, mağdur olan ve kurumların maddi ve manevi kayıp geçmişleri ve geçmişleri de olsa adaletin yerini bulması için Meclis Araştırması açılması için TBMM'de araştırma önergesi verdi.

73 KİLİSE, 8 AYAZMA, 2 MANASTIR 5 BIN 538 EV…

Paylan, 6-7 Eylül 1955 Pogromu'nun Türkiye Cumhuriyeti tarihinde ve üzerinde yüzleşmemiş vahim olaylardan biri kaydederek, resmi verilere göre, sadece 73 kilise, 8 ayazma, 2 manastır, 3 bin 584'ü Rumlara ait olmak üzere 5 bin 538 ev ve işyerinin yakılıp yıkılarak yağmalandığını kaydetti. Paylan, “Yine resmi kayıtlara göre, 60 kadın tecavüze uğramış, birçok kişi öldürülmüştür. Tüm bu rakamların, kayıtlara geçenlerden daha yüksek olduğu, konuya dair farklı araştırmalarda ortaya konulmuştur. Ayrıca, Pogrom'un cezasız kalmasının ardından ortaya çıkan Rum, Ermeni, Yahudi, Süryani yurttaş, baskılara ve can güvenliği tehdidine karşı ülkeyi terk etmek zorunda kalmıştır ”ifadelerini ifade etti.


"OLAYLARA KARIŞANLAR CEZA ALMADI, TERFİ ETTİRİLİDİ"

“6-7 Eylül 1955 Pogromu; İstanbul ve İzmir üzerinde olmak üzere birçok yerde, Rum, Ermeni Yahudi ve diğer dini azınlıkların yağmalanması, tecavüz olayları, ruhanilerin darp edilmesi, mezarlıkların talanı ve işlenen cinayetlerle Türkiye'nin utanç olarak yazılmıştır ”diyen Paylan Pogrom'un başarısızlarının Cumhuriyet pek çok menfi olaydaki gibi ceza almadığını, tersine olaylara karışan ya da sebep olan terfi edildi kaydetti.

“6-7 EYLÜL DE BIR ÖZEL HARP IŞIDIR” DİYEN SABRİ YİRMİBEŞOĞLU HATIRLATMASI

HDP Milletvekili Garo Paylan şöyle devam etti: “Örneğin, 6-7 Eylül Pogromu sırasında Seferberlik Tetkik Kurulu'nda görevli olan Sabri Yirmibeşoğlu, '6-7 Eylül de bir Özel Harp işidir. Muhteşem bir örgütlenmeydi, amacına da ulaşmak 'açıklamasına rağmen, yıllarca bürokrasi basamaklarında kademe kademe yükselmiş, 1988-1990 `MGK Genel Sekreterliği'ne kadar ulaşmıştır. Hatta, Pogrom'un fitilini ateşleyen, Atatürk'ün Selanik'teki evine atılan bombanın faili Oktay Engin, Selanik Üniversitesi Hukuk Fakültesi öğrenciliğiyle ilgili kariyerine 1992-93 yıllarında Nevşehir Valisi olarak devam ediyor. ”


“ÇÜNKÜ YÜZLEŞILMEYEN SUÇLAR TEKRARLAR…”

“6-7 Eylül 1955 Pogromu'nun, Türkiye diğer suçlar gibi yüzleşmemiş, başarısızları cezalandırılmamış bir suç olarak kalmasının nedenini anlamak için Sabri Yirmibeşoğlu'nun faydalı değinilen sözlerine bakmak faydalı olacaktır. Bu bağlamda, devletin belli suçlara nasıl bir dahli olduğu ve ortaya çıkan duruma karşı sorumluluklardan nasıl azade kalarak, failleri hesap vermeme ve cezasızlık zırhıyla kuşattığı görülebilir. Başarısızlık cezalandırılmak yerine ödüllendirildiği anlayış maalesef hiç değişmemiştir. 2007 yılında öldürülen Agos Gazetesi kurucusu ve Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink'in cinayetinde dahli olan kamu görevlilerinin aldıkları terfiler ve kuşandıkları dokunulmazlık zırhı, bu dediklerinin en taze bazılarından olmuştur. Yüzleşilmeyen suç tekrarlanmıştır. Çünkü yüzleşilmeyen suçlar tekrarlar… ”

“KIRLI GELENEK SORGULANMALI”

"19. yüzyılın son döneminden itibaren devletin gadrine defalarca uğrayan; Ermeni, Rum, Süryani ve Yahudi halkları, 6-7 Eylül Pogromu ile bir yıkım daha yaşamıştır. Ülkemizde bu büyük suçun 65 yıl geçmesine rağmen, Pogrom'un başarısızlıklarının ortaya çıkarılması için bugüne kadar herhangi bir adım atmamıştır. 2015 yılında, Atina'da bulunan İstanbullu Rumların Evrensel Federasyonu'nun TBMM'ye gittiği bu yöndeki çağrıya karşı da sessiz kaldı. Siyasetçiler ve kamu görevlileri bugün de hukuk felsefesi çıkmaktadır. Bu gidişata son vermek için devlet içinde kirli geleneğin sorgulanması gerekir. ”

“YÜZLEŞME ADINA ÖNEMLI BİR ADIM…”

“6-7 Eylül 1955'te Pogromu'nun başarısızlarının ortaya çıkarılması, şifrelenebilir ve mal kayıplarının tespit edilmesi, mağdur olan ve kurumların maddi ve manevi kayıplarının tazmin edilmesi ve geç de olsa adaletin yerini bulması, TBMM'nin geçmişle yüzleşme adına atacağı önemli bir adım olacaktır. Bu sebeple bir Meclis Araştırması talep etmek. "

Kaynak 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder