Diril ailesinin de aralarında bulunduğu 37 Süryani - Keldani - Asuri kurumu, Şırnak'ta bir yıldır haber alınamayan Hurmüz Diril'in akıbeti ve 70 gün sonra cansız bedeni bulunan Şimuni Diril cinayetinin aydınlatılması çağrısında bulundukları bir mektup yayımladı.
Kaçırıldıkları düşünülen ve en son 7 Ocak 2020 tarihinde haber alınan Diril çiftinden 65 yaşındaki Şimuni Diril’in cansız bedenini, çiftin oğlu 70 gün sonra köy yakınlarında bir derede bulmuştu.
71 yaşındaki Hurmüz Diril’den ise bir yıldan beridir haber alınamıyor.
Beytüşşebap Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan soruşturmada gizlilik kararı olması sebebiyle soruşturmanın akıbetine ilişkin herhangi bir bilgi edinilemiyor.
37 Süryani kurumundan uluslararası kuruluşlar, hükümet organları ve medya kanallarına açık mektup
Diril ailesinin de aralarında bulunduğu 37 Süryani - Keldani - Asuri kurumu, Şırnak'ta bir yıldır haber alınamayan Hurmüz Diril'in akıbeti ve 70 gün sonra yaşadıkları köy yakınındaki bir dere kenarında cansız bedeni bulunan Şimuni Diril cinayetinin aydınlatılması çağrısında bulundukları bir mektup yayımladı.
"İmzası bulunan kuruluşlar olarak, Türkiye'deki ve yurtdışındaki Süryani-Asuri-Keldani Hıristiyan cemaatini etkilemeye devam eden acil bir konuya ilişkin ilginizi çekmek, endişelerimizi, temyizlerimizi ve taleplerimizi paylaşmak istiyoruz" denilen mektupta şu ifadelere yer veriliyor:
"Ocak 2020'de, Hurmüz ve Şimuni Diril adında yaşlı bir çift, Türkiye'nin Güneydoğu bölgesindeki Şırnak ilinin Kovankaya köyünde kaçırıldı. Diril çifti, İstanbul'da Keldani Katolik papazı Remzi Diril'in ebeveynleridir.
"Türkiye'de ve yurt dışında yaşayan Diril çiftinin çocukları, ailesi ve arkadaşları, çiftin bulunmasına ilişkin bir araştırma başlattı.
"Kaçırıldıkları düşünülen zamandan yaklaşık iki ay sonra 20 Mart 2020'de, Şimuni Diril'in cansız ve parçalanmış bedeni, köyünden sadece birkaç yüz metre uzaklıktaki bir vadide aile üyeleri tarafından bulundu. Ancak Hurmüz Diril hala kayıp."
Çiftin çocukları, ailesi ve arkadaşları gerçeği öğrenmek istiyor
Yerel makamların birkaç basit ifadesinin yanı sıra, Şimuni Diril'in cinayetini soruşturmak veya Hurmüz Diril'in bulunması için hiçbir adım atılmadı. Şimuni Diril'in otopsisi ve adli tıp raporları sonuçsuz. Çiftin çocukları, ailesi ve arkadaşları gerçeği öğrenmek istiyor.
"Diril çifti, yakın zamanda bölgede Türkler ve Kürtler arasında gelişen göreceli barış nedeniyle, çoğunluğunun Keldanilerden oluştuğu köylerine yeniden yerleşmişlerdi.
"Diril çifti, özellikle Süryani - Asuri - Keldani diasporasından gelen, Türkiye'nin Güneydoğusundaki atalarından kalma köyleriyle, bağlarını yeniden kurma ve köklerine bağlı kalma çabasıyla aile mülklerini yeniden kurma girişiminde bulunan diasporadaki Hıristiyan topluluklarının büyüyen bir eğilimini temsil ediyor.
Mektupta son olarak şu cümlelere yer veriliyor:
"Şimuni ve Hurmüz Diril'in hedef alınması ve Türk yetk
ililer tarafından güçlendirilen cezasızlık kültürü, kalan yerli Hıristiyan toplulukları ve diasporadan dönenleri de sindirmeye yol açtı."
"Bu temelde endişelerimizi dile getiriyor ve Türkiye Adalet Bakanlığı'ndan Hurmüz ve Şimuni Diril davasına yönelik ciddi, kapsamlı ve şeffaf bir soruşturma başlatılmasını talep ediyor ve failleri sorumlu tutuyoruz. Ayrıca, Türk Anayasası'nın gerektirdiği üzere, Türkiye Adalet Bakanlığı'nı, dine bakılmaksızın hukukta eşit muamele ve adalet kurumuna öncelik vermeye çağırıyoruz."
ESU: "Diril çifti için adalet sağlanmalı"
37 imzacı arasında yer alan Avrupa Süryaniler Birliği (ESU) de, "Gerçeği ve adaleti talep ediyoruz" diyerek, bir yıldır haber alınamayan Hurmüz Diril'in bulunması ve 70 gün sonra cansız bedeni bulunan Şimuni Diril için adaletin sağlanması çağrısında bulundu.
İmzacı olan 37 kurumun ismi şöyle:
- Diril Ailesi
- Avrupa Süryani Birliği ESU (Belçika)
- Benjamin Blanchard - SOS Chrétiens d'Orient (Belçika) Genel Müdürü
- Amerikan Süryani Birliği (Amerika)
- Betnahrin Kadınlar Birliği (Avrupa)
- Stichting Betnahrin Bilgi Bürosu (Hollanda)
- Platform Tur Abdin
- Tur Abdin Kalkınma Örgütleri Federasyonu (Hollanda)
- Belçika Asur Enstitüsü
- Belçika Asur-Keldani Derneği
- Babil Kulesi Derneği (Belçika)
- Brüksel Mezopotamya Enstitüsü (Belçika)
- Mezopotamya Halkı Kültür Merkezi, Brüksel (Belçika)
- Fransa Asuri-Keldani Derneği
- Gütersloh Betnahrin Kültür Merkezi (Almanya)
- Hamburg Süryani Kültür Derneği (Almanya)
- Örebro Süryani Gençlik Derneği (İsveç)
- Asuri Mezopotamya Enschede Derneği (Hollanda)
- Tur Abdin Federasyonu (Hollanda)
- Asuri Bilgi ve Dokümantasyon Merkezi Asur (Hollanda)
- Derik Derneği (Hollanda)
- Saint Aho Vakfı (Hollanda)
- Saint Georges Vakfı (Hollanda)
- Süryani Dernekleri Federasyonu (Türkiye)
- Süryani Merkez Konseyi (İsviçre)
- Azech Suryoye Kültür Derneği (Switzeland)
- Betnahrin Bilgi Ağı (İsviçre)
- Midyat Süryani Derneği (İsviçre)
- Aramice Kültür Derneği (İsviçre)
- Betnahrin Ticino Kültür Merkezi (İsviçre)
- Kilise ve asbl Mar Addaï ve Brüksel Keldanileri'nden Mar Mari d'Orient
- İsveç ve İskandinavya Suriye Ortodoks Başpiskoposu
- Botkyrka'daki Asuri Kültür Derneği (İsveç)
- Fransa'da Asuri-Keldani Birliği
- Betnahrin kulturcentrum Sodertalje
- Syrianska Assyriska riksforbundet (İsveç)
- Betnahrin kulturcentrum Vasteras
Ne olmuştu?
- Mehre (Kovankaya) köyü, devlet tarafından 1989’da boşaltılmıştı. Köye 1992 yılında dört aile yerleşmiş fakat 1994’te köy tekrar boşaltılmıştı.
- Şimuni Diril’in amcasının torunları da 1994’ten beridir kayıp.
- 1994 yılında 12 yaşında olan İlyas Diril ve 16 yaşında olan Zeki Diril’den gözaltına alındıktan sonra bir daha haber alınamamıştı.
- İki çocuğun zorla kaybedilmesi, Cumartesi Anneleri’nin 628'inci haftasında kamuoyuyla paylaşılmıştı.
- Cumartesi Anneleri, İlyas ve Zeki Diril’in, 1989’da köyleri boşaltılınca İstanbul’a taşındığını ve kazandıkları parayı eve götürmek üzere 2 Mayıs 1994’te İstanbul’dan Şırnak’a doğru giderken gözaltına alındıklarını, daha sonra da kendilerinden bir daha haber alınamadığını duyurmuştu.
- İlyas ve Zeki Diril için başlatılan soruşturma takipsizlikle sonuçlanmış, Zeki Diril’in ailesi Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) başvurmuştu.
- AİHM, Zeki Diril’in kaybolmasından devletin sorumlu olduğuna karar vererek Türkiye’yi oy birliği ile mahkum etmişti.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder